Küçük prens, önce sarayın bahçesine gitmiş. Bahçıvanın işleri çok hoşuna gitmiş, bahçıvanlığa bakmış ve “Ben bahçıvan olacağım!” demiş. Ertesi gün bahçıvan olarak işe başladığında eline batan dikenler, akşama kadar bitmeyen işler derken çok yorulmuş. Ve bahçıvan olmaktan vazgeçmiş. Bahçıvanlık hiç göründüğü gibi değilmiş. Eline batan güllerin dikenleri, bahçe sulamak pek keyifli değilmiş ama odasının balkonundan bahçedeki gülleri izlemek çok keyifliymiş.
Sonra yolu mutfağa düşmüş. Mutfakta işi öğrenmek istemiş küçük prens. “Tamam şimdi buldum işimi, mutfak tam bana göre!” demiş. Orada çalışmaya başladığında, patatesleri soğanları soyarken bıçakla parmaklarını kanatıvermiş. Oysa her akşam yediği muhteşem yemekleri tatmak çok keyifliymiş..
Derken prensin yolu son olarak sarayda ahıra düşmüş. Atların bakımı da ne kadar zormuş.. Hele tımarlamak, temizlemek hiç hoşuna gitmemiş. Tımarlamaya çalışırken attan minik bir tekme yiyivermiş. Oysa ata binmek ne keyifliymiş.
Küçük prens pes etmiş. Babasına giderek; “Babacığım ben sarayda yapacak iş bulamadım. Yapabileceğim iş yok benim demiş…” Kral babası ise;
“Yavrucuğum iş yapmak zordur. Oysa ürünleri çok keyiflidir. Keyfini sürmek istediğin her şeyin zorluğunu çekmek zorundasın bu hayatta.” demiş. ‘’ Kral olmak kolay değil, o sebeple bir işte azimle devam etmek gerekir… Sarayımızdaki bahçıvanlar, aşçılar ve seyisler ülkede bulacağın en deneyimli, en usta insanlar. Onlardan deneyim almalısın. Mesela bahçıvan mı olmak istiyorsun, dikenlerin eline batmadan nasıl gül keseceğini onlardan öğrenebilirsin.. Bıçağı nasıl tutman gerektiğini aşçıya, ata nasıl yaklaşman gerektiğini seyise bakarak deneyimleyebilirsin.’’
Sonunda bahçıvan başı, ona eline diken batmadan güllere nasıl bakacağını öğretmiş. Oysa kendi başına yapmaya çalışırken ne kadar da zorlanmış küçük prens.. Meğer ne kadar kolaymış bilen birinden öğrenmek.. Prens çok mutlu olmuş ve sonunda işine kavuşmuş.
Kral babası öldükten sonra, tahta geçmiş. Çok mutlu bir evliliği, üç tanede çocuğu olmuş... Gökten üç elma düşmüş. Biri anlatana, biri dinleyene, biri deneyim alıp uygulayana...
İnsanoğlu bu hayatta her şeyi öğrenir. En konforlu öğrenme yöntemidir deneyim transferi. “Ne yaparsam, hangi yöntemle yaparsam yaptığım işte daha başarılı olurum, nasıl daha mutlu olurum’’un cevabını alır.
İnsan hayatına nasıl deneyim transfer etmeli?
Doğru deneyim transferi nasıl yapılır?
Cevabı Deneyimsel Tasarım Öğretisi eğitimlerinde..
***
Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.
İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.
"Kim Kimdir" ile başlayan, "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.
***
"Milyarlarca insan içinde,
'bir’ kişinin ne önemli olabilir ki?
Bunun cevabını, o 'bir' kişiye sorun!"
Yahya Hamurcu
Keşke büyüklere masallar da, küçüklere olan masallar gibi olabilseydi.. Ancak biz yetişkinler hayatta ders almadığımız sürece mutlu ve başarılı olamayız. Mutlu ve başarılı olmak için de deneyimlere ihtiyacımız var. İnsan ne kadar çok deneyim transfer ederse hayatında, o kadar az hata yapar. Mutlu ve başarılı olmayı Kim istemez ki..
YanıtlaSilÇok ders verici bir yazı olmuş kaleminize sağlık
YanıtlaSilTam bir kıssadan hisse yazısı olmuş :) Ellerinize sağlık..
YanıtlaSilBuyuklere Masallar , guzel bir hikaye
YanıtlaSilİnsan nedense etrafından deneyim almayı pek istemiyor halbuki deneyim almak başarıya giden yollardan bir tanesi..Teşekkürler...
YanıtlaSil3. elma deneyim alıp uygulayabilene.
YanıtlaSilİnsan bazen kendi hayatından bile deneyim alamıyor. Aynı hatayı tekrar yapabiliyor. Ne mutlu deneyim çıkartabilenlere.
Emeğin, azmin önemi.. teşekkürler
YanıtlaSilEmeğinize sağlık 💐
YanıtlaSilEllerinize sağlık, ne güzel bir yazı olmuş 🌸
YanıtlaSilElinize sağlık hayatın içinden güzel bir yazı
YanıtlaSilDenayim transferiyle öğrenmek gerçekten çok buyük bir konfor🌸
YanıtlaSilDeneyim transferiyle öğrenmek gerçekten çok büyük bir konfor🌸
YanıtlaSilInsan hayatı boyunca hep öğrenmesi gereken bir canlı. Öğrenmenin en faydalı yöntemidir deneyim transferi. Emeğinize sağlık .
YanıtlaSilElinize saglik👏
YanıtlaSilZorluğunu yaşamadığı hiçbir şeyin sonunu göremeyecek, kabul etmesi bile insanın egosuna ters. Duymak bile istemeyip kabul etmek zorunda olduklarımız. Sadece açık bir bilinçle görülebilecek olanlar. Teşekkürler...
YanıtlaSilPrens bile olsa yönetmek zorunda olduğu işler hakkında fikri olmadan , çalışanların yorulmasını anlayacak ahvali bilmeden, bedel ödemeden , koltuğunda kalıcı olamaz. Entrikaların ortasında kalır. Her işi deneme yanılma ile yapamayacağına göre deneme transferi ile öğrenme hayatına konfor getirir.Masal, öğrenmek isteyene çok faydalı…
YanıtlaSilElinize sağlık çok etkileyici olmuş
YanıtlaSilGuzel yazi olmus💐
YanıtlaSilGuzel yazi olmus elinize saglik💐
YanıtlaSilTecrübe en pahalı şeydir.
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı elinize kaleminize sağlık 🌸
YanıtlaSilEn güzel hikayeleri büyüklerimizden duymadıkmı Allah hepsine gani gani rahmet eylesin ‘‘HAYDAR OĞULLARI’’
YanıtlaSilBelkide anlatılan masallar yaşadıklarımızın ta kendisiydi...emeğinize sağlık
YanıtlaSil