KORKU MU, CESARET Mİ?


KORKU MU, CESARET Mİ?

Ali, yirmili yaşların ortasında, üniversite son sınıfta okuyan bir öğrenci idi. Beş yıldır ailesinden uzakta, eğitimini tamamlamaya çalışıyordu. Azimli bir çocuk olduğu için herkes severdi Ali’yi… Uzun zamandır hem okuyor, hem çalışıyordu…

Taşrada büyümesine rağmen, çiftçi olan babası ve annesi üniversiteye hazırlık için onu çok desteklemişti. Bu sebeple lise son sınıfta, kasabaya yakın bir yerde, akrabalarının yanına gelmişti. Üniversiteye hazırlanmak için, bulunduğu kasabanın imkanları yeterli değildi. Ali için zorlu bir süreçti, bir o kadarda keyifli… Çünkü hayalini kurduğu üniversite, ülkenin en büyük ve en güzel şehrindeydi.  Kazanırsa hem okuyup, hem çalışması gerekecekti.  Olsun, sonunda mezun olunca hayal ettiği mesleği yapacaktı. Bu yolda her şeyi göze almıştı.

Sonunda beklenen gün gelmişti işte… Ali sınavı kazanmış, hayallerine kavuşmuştu. Ailesinden çok uzaklarda yaşayacağı yeni hayatı onu korkutuyordu. Ama sonunda sahip olacağı hayat, onun cesaretlenmesine sebep oluyordu.

Üniversite öğrencileri için iş imkanı olan bir markette yarı zamanlı çalışmaya başladı. Bir yandan gecesini gündüzüne katarak ders çalışıyordu, öbür yandan ailesine yük olmamak için markette gidiyordu. Günler, haftaları kovalarken sonunda üniversite son sınıfa gelmişti işte…


Ancak son günlerde boykot olayları gündeme gelmeye başlamıştı… Çoğu ülkede çalıştığı marketin şubeleri kapanmaya başlamıştı. Ali’nin çalıştığı şubede ise işleri, boykottan pek etkilenmemişti.

Ali’nin bir yanı, boykot ile tepkisini gösteren insanlara kızıyordu. Ya kendi şubeside kapanırsa…

Diğer yanı ise, boykot edilen konunun, boykot sebebinin haklılığını savunuyordu. Sonuçta tarafsızlık yoktu hayatta… İnsanlar futbol için bile taraf oluyordu. Boykot edilen bir mağazada çalışmak konusunda kendini pek iyi hissetmiyordu. Ama o kendi boykotunu yapıp, bu işten ayrıldığında çok zorlanacaktı. Ailesine yük olamazdı. Buradaki işi bırakırsa ne yapacaktı…

Sonunda Ali, olanlara tepkisiz kalmamak ile ilgili düşünmeye başladı. Çocukluğunda babasının anlattığı öyküyü hatırladı. Hani, İbrahim Peygamber ateşe atılacak iken, su taşıyan bir karınca vardı.   Ya zulme karşı çıkacak ya da zulmü destekleyen tarafta olacaktı Ali.

O, kendi öyküsünün  karıncası olmak istedi. İşini bıraktığı zaman, zorlanacaktı. Olsun, o bu öyküdeki karınca olarak çok daha iyi hissedecekti kendisini… Yinede çok istediği okulunun son sınıfında yaşayacağı ekonomik zorluk onu korkutuyordu.

Sonunda bir karar verdi.  Yıllarca çalıştığı marketten ayrıldı…


İnsanoğlu bu hayatta, korku ile cesaret arasında yaşar.

Cesaret, insanın korkmasına rağmen hamle yapabilmesidir.


Peki insan kararını verirken, ne zaman korkar?

Ne zaman cesaret eder?


***

Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.

İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

 

"Kim Kimdirile başlayan, "İlişkilerde Ustalıkve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.

 

 

***

 

"Milyarlarca insan içinde,

'bir’ kişinin ne önemli olabilir ki?

Bunun cevabını, o 'bir' kişiye sorun!"

Yahya Hamurcu

Yorumlar

  1. Özlem Gedik4 Mart 2024 07:31

    İnsanın en önemli sorusu, korkun nerede cesaretin nerede?

    YanıtlaSil
  2. Korkularına rağmen hareket etmek
    ve tarafını etmek ne büyük bir kazanç. Allah emekleri, bedelleri zayi etmez. Zulme karşı sessiz kalan zulmü yapan gibidir. İbrahim'in karıncası olmak niyetiyle...

    YanıtlaSil
  3. Emeğinize sağlık çok güzel olmuş

    YanıtlaSil
  4. Çok güzel bir yazı ellerinize sağlık.

    YanıtlaSil
  5. Hayat bizden bazen Ali gibi kararlar vermemizi bekler. Umarım bizler de doğru tepkiyi verenlerden oluruz.

    YanıtlaSil
  6. Doğruda cesaretli olup bir küçük karınca misali tarafını belli edebilenlerden olmak ümidiyle.

    YanıtlaSil
  7. elinize sağlık

    YanıtlaSil
  8. Çok güzel bir yazı

    YanıtlaSil
  9. Hayatımın özeti gibi olmuş. Doğruyu yapmak cesaret istiyor gerçekten de... Yapamazsan da insanlığını, Şeref’ini geride bırakıyorsun... Umarım tapmamız gerekenler bize kolaylaştırılır.

    YanıtlaSil
  10. Korkmasına rağmen adım atabilenlere selam olsun 🌸

    YanıtlaSil
  11. İnsan hayatında fayda vermeyen birçok şeye cesaret edebiliyor.
    Seçim yapmanın önemini belirten bir yazı olmuş. Elinize sağlık.

    YanıtlaSil
  12. Bu yazı dizisi derki.. Korkuyla da olsa ilk adımını at bak sonra nasıl kendinden emin yürürsün çıktığın yolda... Hepimizin hayatta karınca misalini yaşadığımız yol ayrımları vardır veya olacaktır...sevgiler

    YanıtlaSil
  13. Korkmasına rağmen hamle yapabilmek önemli olabilir ama acaba belirsizlikte hamle yapılabilir mi? Ben bunu çözemedim🍀

    YanıtlaSil
  14. Rızkın kimden geldiğini bilmenin konforu da diyelim☘️

    YanıtlaSil
  15. Karakterli bir davranış..

    YanıtlaSil
  16. O kadar az ki bunu yapabilecek insan.

    YanıtlaSil
  17. Elinize sağlık..

    YanıtlaSil
  18. teşekkürler..

    YanıtlaSil
  19. Teşekkür ediyorum

    YanıtlaSil

Yorum Gönder