YOL...


 YOL

Ne kadar yolu kalmıştı bilmiyordu, Melek.

Aslında plan yapmıştı. Tam vaktinde orada olmalıydı ama, yoğun trafik sebebiyle varış süresi devamlı artıyordu…

O an bilmediği ne de çok şey olduğunu düşündü, arabalardan yansıyan kırmızı ışıklara bakarken...

"Bu kadar araba, bu kadar insan nereye gidiyorlar? Saat kaç olmuş hala trafik var, hala bi'koşuşturmaca... Ne zaman bitecek bu yol? Herkes gideceği yerin hayalini kuruyor mu acaba?” diye düşündü.

Herkes gideceği yerde mutlu olacak mıydı mesela?

Kimisi yerinde duramıyor, şerit değişiyor,

Kimisi korna çalıyordu…

Onları sabırsızlaştıran neydi? 

Birde yolun en sağından yavaş yavaş gidenler…

Onların sanki hiç acelesi yok gibi…

Neydi insanları yolda bile birbirinden bu kadar farklı kılan?

 

O arada gözü saate takıldı.  Gideceği yere bir hayli geç kalmıştı.

Gittiği yerlerde çok kalmaz, "yapılacak çok iş var" derdi kendi kendine. Çünkü şunu biliyordu ki; Bu hayatta insanoğlunun bir hedefi olmalıydı. Hedefleri insanı bir yerlere ulaştırırdı… Hedefi olmayıp rüzgarın savurduğu insanlar gibi olmamalıydı.

Yol uzadıkça geçip giden hayatları, yaşanılan olayları düşündü...

Tanıdığı insanlar arasında birçok kişi geldi gözünün önüne.

Kariyerinin zirvesinde hayata veda edenler...

"Çok yoğunuz" diyen, görüşemediği arkadaşları…


En son çocukluk arkadaşı için yazdığı taziye mesajı aklına geldi.

Yaşıtlarıydı artık cenazelerine katıldıkları…

Telefon rehberinde silmeye kıyamayıp isminin yanına “Rahmetli” diye ekledikleri vardı.


Navigasyonun sesiyle irkildi; "varış noktasına ulaştınız."

Aslında herkes bir yol tutmuş gidiyordu.

Evet bir yol vardı gidilen…

Soru; sadece gidilecek adresin farkına varmış mıydı?


İnsanoğlunun hedefi yoksa yolda oyalanır, yalpalar, düşe kalka gider. Kimi zamanda yüz üstü sürünür. Öyleyse...

“Yüzüstü kapanarak düşe kalka yürüyen mi daha doğru gider, yoksa dosdoğru bir yolda dimdik yürüyen mi?


***

Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.

İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

"Kim Kimdirile başlayan, "İlişkilerde Ustalıkve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.


***

"Milyarlarca insan içinde,
'bir’ kişinin ne önemli olabilir ki?
Bunun cevabını, o 'bir' kişiye sorun!"
Yahya Hamurcu

Yorumlar