HESAP DÖKÜMÜ
Ne Cuma’ydı ama…
Bu Kasım Efsane’ydi…
İndirim yapılacak mağazanın kapısında kamp kuranlar,
Sırasını satanlar,
Mağaza kapısından içeri maraton koşusu yaparcasına girenler,
Aynı ürüne karşıdaki elini uzatınca gözü dönenler,
Renk skalasının tüm tonlarını satın alanlar,
Henüz başlamadığı diyet ve zayıflayınca giyerim diyerek alınan elbiseler,
Hayatta olup olmadığı henüz bilinmeyen koca adayı için alınan çeyizler,
Daha parasını biriktirmediği tatil için kombinlerini düzenler,
Kendi çocukluğunda imrendiği oyuncakları şimdi kendi çocuğuna serenler,
Bitmek bilmeyen alışveriş listeleri…
Bu azimle insan neler başarmaz ki (!)…
Derken;
Mahşer alanına dönen mağazalar,
Şimdi alışveriş sonrası gelen “hesap dökümleri”,
Her sebebin bir sonucu,
Her şeyin bir bedeli vardı.
Peki, ne kadarı gerçek ihtiyacıydı insanın?
Hangi aldığı olmazsa olmazıydı?
Bütün aldıkları çok güzeldi oysa ona göre. Hesap dökümünü görünce hesap soracaktı kocası. O da aldığı her şey için bir gereklilik bulmaya çalışıyordu şimdi.
“Bunu Lale’nin nikahında giyerim.”
“Bu palto gelecek sezonda daha pahalı olacak. Nasılsa onun da yeri var.”
“Aldığım mavi kazağı Münevver teyzeye veririm. Onu görmeye gideceğim hafta sonu. Boşta gidilmez ki! Bir çiçek alsam o da bu kazaktan daha ucuz değil ki! Ne güzel, sıcacık giyer. Çiçeği bir hafta sonra çöpe atacak. Bu daha faydalı bir hediye…”
Artık aldığı şeyleri “Kaç kez giyinirim” in muhasebesini tutuyordu. Ama bu muhasebenin farklı bir matematiği vardı…
‘’Bir cekete iki bin lira veriyorum. Yirmi kez bu ceketi giydiğim zaman her giydiğimde 100 lira ödüyorum’’ diyordu. Bir kahve 100 lira bile değildi bugün. İçmediği zaman kârda olduğunu bile söyleyenler oluyordu. İnsan muhakeme yeteneğini kaybetmeye başladıkça muhasebe becerisi de gidiyordu.
Deneyimsel Tasarım Öğretisi derki; Fayda vermeyen her şey mutlaka zarar verir.
Artık kredi kartı borcu olmayan insana rastlamak çok zor. Borcu borçla kapatmaya çalışmayan neredeyse yok. Alınan bir sürü materyal, kullanılmadan evde birikiyor. Bu şekilde alınan ürünlerden kişi fayda göremiyor. İnsan, vitrinin görseline veya etikete baktığında ‘fayda’ ilkesini gözden kaçırabiliyor. Duygularıyla hareket ederek; istek ve ihtiyacı ayrıt etmekte zorlanıyor. Oysa insan “Gerçekten bu isteğim mi yoksa ihtiyacım mı?” sorusunu kendine sorabilse… Anda kazandığını sandığı şeyler yerine toplamdaki kayıplarını görebilse… O zaman hayatında olan şeylerin temas ettiğini görebilecek… O zaman zarardan uzaklaşabilecek… Bu hayatta fayda ya da zarar insana durup dururken gelmez, faydayı da zararı da kendi seçer… Alışveriş çılgınlığının had safhada olduğu günümüz dünyasında fark oluşturabilmek, aşırı tüketimden uzak durmaktan geçiyor.
Peki, tüketim çılgınlığından nasıl uzak durabiliriz? Sonrası sonra…
***
Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.
İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.
"Kim Kimdir" ile başlayan, "İlişkilerde Ustalık" ve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.
***
"Milyarlarca insan içinde,
'bir’ kişinin ne önemli olabilir ki?
Bunun cevabını, o 'bir' kişiye sorun!"
Bunun cevabını, o 'bir' kişiye sorun!"
Yahya Hamurcu
Tüketim çılgınlığı🙂↕️
YanıtlaSilTüketim çılgınlığı..
YanıtlaSilÇağımızın hastalığı.. 👏🏼
Insanın hayatında fayda vermeyen her şeyin zarar verdiğini göz önünde bulundurursak her alışverişte seçimler gerçekten çok önemli
YanıtlaSilBir kez gelinen be bitiş tarihi bilinmeyen ömürde, ne yanlış hesaplar yapılıyormuş. 🌿
YanıtlaSilBazen çarkın içindeki dişliler misali çark döndükçe bizde hareket ediyoruz. Peki nasıl bir hareket bu? Kime faydası var? Beni dünümden daha iyi yapıyor mu? Bunları düşünmek ve seçimlerinizi mercek tutmak gerekiyor.
YanıtlaSilSonrayı merak edenler ☝🏻😎
YanıtlaSilİnsan bereketin anlamını bildiğinde tüketimden uzaklaşıyor.
YanıtlaSilTüketim çılgınlığı ne kadar uygun vir tabir... Asıl uzak durulması gereken şey insana nasıl da gerekli gösteriliyor
YanıtlaSilTüketim çılgınlığını çok güzel anlatan bir yazı olmuş 🍉
YanıtlaSilEmeğinize sağlık 🪷
Çok güzel bir yazı ☺️☺️ faydası dokunmayan alışverişler ve çılgınlıklar
YanıtlaSilSonrasını heyecanla bekliyorum
👏🏼👏🏼👏🏼
YanıtlaSilİnsan tüketime başlayınca, tüketim yeni bir tüketime dönüşüyor. İnsanın ise istekleri ise hiç bitmiyor:/ Umarım üretmeyi sevenlerden oluruz…
YanıtlaSilİstek ve ihtiyacı ayırt edemediğimizde kaçınılmaz sonuç yüklü ektre 🥺
YanıtlaSilElinize sağlık
YanıtlaSilFayda vermeyen mutlaka zarar verir. Çılgınlıkta son nokta. Black Friday 🤔
YanıtlaSilTüketim çılgınlığının çok fazla olduğu bir dönemdeyiz malesef... İsteklerle ihtiyacı ayırt edebildiğimizde biraz önüne geçebileceğiz inşaALLAH, Emeğinize sağlık 🌸
YanıtlaSilEmeklerine sağlık devamını merakla bekliyoruz 🍀💕
YanıtlaSilO kadar güzel ifade edilmiş ki yaşananlar. Tüm gerçekliğiyle
YanıtlaSilTükettikçe insanın tüketesi gelir.
YanıtlaSilÇok güzel ve faydalı bir yazı olmuş ellerinize sağlık 🌸
İnsan nereye kadar bu tüketim çılgınlığına devam edebilir ki... Bir yerde durup düşünmesi gerekmez miydi?
YanıtlaSilGereksiz yere alınan nede çok şey var. İnsana yük olan fayda vermeyen... kaleminize sağlık 🌺
YanıtlaSilGüzel bir yazı olmuş, emeğinize sağlık☘🌷
YanıtlaSilHesap dökümünden sonra Kasımda aşk başkadır 😅
YanıtlaSilFayda vermeyenle doku herşey
YanıtlaSilAlışveriş Alışveriş Alışveriş bitmek bilmez mi
YanıtlaSilHeyecanlandıran şeylerde süre verip beklemek en doğru hamlelerden biri…
YanıtlaSil💐
YanıtlaSil🌸
YanıtlaSil