ÜZÜM ÇÖPÜ


ÜZÜM ÇÖPÜ

Yüzünde hissettiği sıcaklığın sonbahar güneşinden olduğuna inanmak o kadar zordu ki … Yazdan kalma bu gün, onun mutluluğunu artırıyordu.

Nerelere nerelere götürmüştü bu his onu… Zor bir yaz geçirmişti. Neyse ki geçmiş gitmişti işte, şimdi bunları düşünmenin zamanı değildi…

Sonbahar gelmesine rağmen içi kıpır kıpır ve çok heyecanlıydı. İki gün sonra evleniyordu, nasıl heyecanlı olmasın ki?

Evlilik kararından hemen sonra, çok kısa sürede evlilik hazırlıkları tamamlanmıştı. Müstakbel eşi zaten yalnız yaşadığı için, onun eşyaları birlikte yaşayacakları yeni eve yerleştirilmişti.  O da isterdi tabi yepyeni eşyalar… Ama ne yazık ki evleneceği insanın böyle bir imkanı yoktu.

 Ahmet ona çok iyi geliyordu, acılarını üzüntülerini unutturmuştu. Bu durumda Ahmet’i seçmek için yeterli bir sebepti. İş yerine daha yakın olan bu ev, onun tam istediği gibiydi. Ama asıl önemli olan, Ahmet’in omuzuna başını yaslayıp çok ağlamıştı ve o omuzda çok huzur bulmuştu…

Çocukluğundan beri hayalini kurduğu beyaz gelinliği giyecekti, nasıl heyecanlanmasın ki? O tüllerin, papatyalarla uçuşması gözünün önünden gitmiyordu. Gelinliği tam istediği gibiydi, üstünün kenarlarında papatyalar, eteği kat kat tülden oluşuyordu. Bir an evvel giyinmek için çok heyecanlıydı. 

Bu düşünceler içinde fark etmeden evin önüne gelmişti bile… İşte mutluluk yuvası... Binanın ana giriş kapısından hızlıca içeri girdi. Kendi dairelerinin kapısının önüne geldiğinde ise, şaşkınlıktan ne yapacağını şaşırmıştı. Bir sürü ayakkabı vardı evin önünde… Kapı numarasına baktı. Evet doğruydu.

 İki gün sonra Ahmet ile yaşayacağı evin ta kendisiydi. Ama evin önündeki bunca kalabalık ayakkabı nedendi ki? Kaygılı düşünceler içinde anahtarla kapıyı hızlıca açtı, içeriye bir baktı. Henüz Ahmet ile kahvaltı yapmadıkları masanın üzerinde üzüm çöpleri vardı. Salonda bir evvelki günden yenmiş yiyeceklerin artıklarını gördü. O kadar para verip çeyizine aldığı halıda ise lekeler vardı. Ne yapacağını şaşırmıştı. Hemen odalara koştu bir baktı, birlikte uyumanın hayalini kurduğu yatakta Ahmet uyuyordu. Hemen uyandırdı.

Ahmet şaşkın açıklama yapmaya çalışıyordu. “Bir şey yok hayatım. Bizimkiler geldi. Aylin, Ahmet’ten daha şaşkın ve sinirli: “Nasıl yani burada mı kaldılar?  Neden ki? Başka kalacak yer mi yok? Ama biz daha evlenmedik, bu evde iki gün sonra biz yaşayacaktık… Aylin’in yükselen sesine evdekiler uyandıkları için, sesler artık diğer odalardan da duyulmaya başlamıştı. İş uzadı, tartışmaya dönüştü. Aylin kazanamayacağı bir savaşa girdiğini anlamıştı. Ancak dönüşü olmayan bir yolda ilerliyordu.

Neden sonra, ortalığı topladı, göz yaşlarını sildi…

İşte Aylin’in öyküsü böyle başlamıştı. Onca yıllık evliliği içerisinde eşinin ailesine “Hayır” diyemeyişleri sebebiyle hep alttan alan taraf olmak zorunda kaldı. Ahmet ile çocukları olmasına rağmen, Ahmet onu bile ailesinin geri planında tuttu. Sonunda zorlu koşullarda her şeye “Evet” demenin bedelini çok ağır ödeyerek boşandı. Yirmi yıllık evlilikten sadece çocuğunu alarak çıktı. Maddi kaybı bir tarafa, duygusal olarak çok yıpranmıştı. 

İnsanlar ilişkilerinde iyi niyetle başladıkları her öyküde, yanlış hamlelerle kendi sonlarını dizayn ederler. Ancak, hiç farkında olmadan tıpkı bir kurbağanın suyun içerisine konulması ve o suyun içerisinde yavaş yavaş su ısınırken pişirildiğini fark etmemesi gibi insan da ilişkisi içerisinde yavaş yavaş kendisine bekleyen sona nasıl gittiğini hiç fark etmez.

Oysa hayat niyetlere göre değil davranışlara göre şekillenir. 

Ahmet’de çok iyi niyetli bir insandı. Aylin’de… Hatta her ikisi de çevrelerindeki insanlar tarafından iyi insanlar olarak bilinirlerdi. Ancak birbirlerine iyi olup, evliliklerini yürütemedikten sonra…

Her hamlenin bir stratejisi vardır.

Peki bu hamleleri önceden öğrenme şansı olabilir miydi?

Bunun cevabı Deneyimsel Tasarım Öğretisi seminerlerinde…


***


Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.

İnsanın daha mutlu, daha başarılı, daha iyi ilişkilerinin olması için yöntemler sunar.

"Kim Kimdirile başlayan, "İlişkilerde Ustalıkve "Başarı Psikolojisi" ile devam eden programları insanların kendi dünlerine göre daha mutlu ve daha başarılı olmalarına katkı sağlar.


***

"Milyarlarca insan içinde,
'bir’ kişinin ne önemli olabilir ki?
Bunun cevabını, o 'bir' kişiye sorun!"

Yahya Hamurcu

Yorumlar

  1. İnsan bazı şeyleri çok geç öğreniyor... deneyip yanılmak değilde deneyim Transferi tek ihtiyacımızdı...

    YanıtlaSil
  2. Çok güzel bir yazı

    YanıtlaSil
  3. İnsan hatadan dönerse çok başka...

    YanıtlaSil
  4. Evlilik kararı önemli

    YanıtlaSil
  5. İnsanın üzülnesi bile kısa

    YanıtlaSil
  6. Üzüm çöpü...

    YanıtlaSil
  7. Oysa hayat niyetlere göre değil davranışlara göre şekillenir.

    YanıtlaSil
  8. Çok doğru.Her hamlenin bir stratejisi vardır.

    YanıtlaSil
  9. Günümüz. Evliliklerin en çok yaşanan sıkıntılardan birini ne güzel anlatmışsınız, elinize. Sağlık

    YanıtlaSil
  10. Hayat niyetlere göre değil, davranışlara göre şekillenir 👍🌺 çok güzel yazı, elinize sağlık

    YanıtlaSil
  11. En yakınlarımız, en zor çizdiğimiz sınırlar..
    Her şeye evet diyenin öyküsünde sonrası taviz oluyor maalesef..

    Emeğinize sağlık 🌼

    YanıtlaSil
  12. Aylin hamlenin stratejisini bilseydi...

    YanıtlaSil
  13. İyi insan olarak tanımlanmak yetmiyor…

    YanıtlaSil
  14. Emeğinize sağlık 🪷

    YanıtlaSil
  15. Her hamla aslında iyi niyetle atılıyor. Ama iyi'ye varmak için bunun yolunu biliyor olmal yasasını stratejisini biliyor olmak bir kez dah ne kadar kiymetli oldugunu anlıyoruz. :)

    YanıtlaSil
  16. Bazı yolların sonu belli olmasına rağmen insan o yola çıkmak ister. Bile bile zorlaştırır hayatını, halbuki hayatta herşeyin bir stratejisi var. Bilince herşey daha kolay oluyor. Deneyimsel Tasarım Öğretisi eğitimleriyle hayat daha kolay oluyor.

    YanıtlaSil
  17. Her hamlenin bir stratejisi vardır.

    YanıtlaSil
  18. Çok etkileyici bir makale olmuş, kaleminize sağlık 🫶🏽

    YanıtlaSil
  19. Ellerine sağlık 👏🏼 çok güzel bir yazıydı.

    YanıtlaSil
  20. Her hamlenin bir stratejisi vardır.

    YanıtlaSil
  21. Insan zamanında Hayır diyememenin bedelini çok ağır ödeyebiliyor

    YanıtlaSil

Yorum Gönder